Ayşegül Özkonak

Sosyolog ve Aile Danışmanı

Month: Mart 2017 (Page 1 of 2)

Bugün Bir Parka Gidin

Bugün evinize yakın bir parka gidin.Bir bahar dalını koklayıp içinize çekin.Kuş cıvıltılarını işitmeye çalışın.Ağaçlara dokunun.Yüreğinizi açıp,dua edin.Özünüzden,yuvanızdan başlayan ve tüm evreni saran insanlık barışı için…Bugün ne diliyorsanız gerçek olsun.Çözümünü istediğiniz bir probleminiz çözülsün.Uzaktaki özlem duyduğunuz birine kavuşun.Hasta iseniz şifa bulun.Borcunuzu ödeyeceğiniz paraya sahip olun.Dert dedikleriniz bitsin, derman bulun.Başarı istiyorsanız başarılı olun.Huzuru özünüzde yakalayın.Maddi manevi bolluk bereket içinde olun.Mutluluk, tüm bedeninizden çevrenize yansısın.Ve Sevgiyle kalın.:)

Olumsuz İnançlar

Size öğretilen,ya da kendi kendinize kabul ettiğiniz olumsuz inançlarınız var mı?
Ya da duyduğunuz inançlar?
Aşağıda bazı inançlar var.
1.Ben asla başaramam.
2.Ben kimim ki?
3.Ekmek aslanın ağzında.
4.Güzel/ yakışıklı değilim.
5.Hep karşıma kötü/ hakkımı yiyen insanlar çıkıyor.
6.Kısayım keşke daha uzun olsaydım.Kiloluyum, keşke daha zayıf olsam.
7.Babaannem beni değil, kardeşimi daha çok sever.
8.Güçsüzüm.
9.İnatçıyım.
10.Bağırırsan güçlü görünürsün.
11.Benim bir siyahım, bir beyazım var.Ben netim.
12.Tüm insanlar yalancı.
13.Tüm insanlar dedikoducu.
14.Erkekler aldatır.
15.Erkekler ağlamaz.
16. Kadınlar sadece hata yapınca zırlamayı bilir .
17.Aşk evlenince biter.
18.Para parayı çeker.
19. Para zenginde bulunur.
20.Bu dünyaya çile çekmeye gelmişim.

Sizin duyduğunuz olumsuz inançlar neler?

Sevgiyle kalın. 🙂
Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı Ayşegül Özkonak

NEDEN?

NEDEN?
Kadınına ya da erkeğine sarıldığında birşey hissetmiyorsan, bunun nedenini de anlamlandıramıyorsan;

Her seferinde hayatına hep aynı tarzda insanları çekiyorsan;

Anne/ babana sarıldığında güzel bir duygu yaşamıyorsan,tanımadığın birine sarılır gibi sarılıyor; ” Neden böyleyim? Onlar bana karşı neden böyle? ” diyorsan;

Evladına sarılıyorken bir merhamet,vicdan,sevgi vb.duyguların yoksa; kendine nedenlerini sorduğunda” hiçbir nedeni yok” diyorsan;

Annene,babana,hayata,Yaradana,kendine hiçbir sebepsiz öfke doluysan;

Bebekken sinirli,sürekli ağlayan bir bebeklik geçirdiğin söyleniyorsa;

Bil ki herşeyin mutlaka bir nedeni vardır.
Bu da taa bebekliğine, anne karnına ,hatta atalarından getirdiklerine dayanır.
Geçmişinde istenmeyen bir bebek miydin?
Ya da sen istendiğini sanıyordun ama annen; ruhsal/ bedensel,zihinsel/ ekonomik olarak hamileliğe hazır değil miydi? Ya da babanla kavgalı olup” Bu adama çocuk doğrulmaz,keşke hamile kalmasaydım “diye düşünüyor muydu?…
Yaşadığın bu hayatta; yaşadıklarının, herşeyin bir nedeni var.
Ruhsal anlamda, nedenler tesbit edilip ,çözümlenince; rahatsızlık veren tüm hayatı etkileyen bu sorun da şifa bulur.
Sevgiyle kalın .
Ayşegül Özkonak
Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı
Nlp Eğitmeni,Yaşam,Aile , Öğrenci Koçu,Spirituel,Kuantum,Teta Terapisti

http://www.facebook.com/aysegul.ozkonak

https://instagram.com/aysegulkisiselgelisim/
www.aysegulozkonak.com

ZAMANI YÖNETMEYİ BİLMİYORSANIZ

ZAMANI YÖNETMEYİ BİLMİYORSANIZ
Kendinize şunu sorun;
– Zamanımı gerçekten doğru kullanıyor muyum?
– Sekiz saatim( bu sayı kendinize göre değişir ) uykuya gidiyorsa; diğer zamanları nasıl değerlendiriyorum?

– Bu zamanlarımı daha iyi değerlendirmek için neler yapmalıyım?

-Hayatıma anlamlı neler katabilirim?

-Her bir zaman diliminde neler yaparsam bana haz ve mutluluk verir?

– Neler yaparsam hayat daha renklenir?

– Neler yaparsam hayatı daha dolu dolu yaşamış olurum?

– Neler yaparsam hayat bir anlam kazanır?

– Neler uğraşırsam yaşadığını anlarım?

– Neleri yapmak bana keyif veriyor?

-Hayatı ertelemek bana ne kazandırıyor, ne kaybettiriyor?

– Hayatı ertelersem neleri kazanırım?

– Ertelemezsem hayatımda güzel olan nasıl bir değişim dönüşüm sağlamış olurum?

Ayşegül Özkonak

GERÇEK SEVGİ

GERÇEK SEVGİ
Yunus Emre ne demiş; “Yaradılmışı severim Yaradandan ötürü”.

Gerçek sevgi, yürekten gelir.
Karşılıksızdır.
Sevmek istediğin için seversin.
Olduğu gibi.
Değiştirmeden.
Gerçek sevgide menfaat yoktur.
Menfaatsiz severken yüreğinde sımsıcak bir duygu hissedersin.
O duygunun içinde bir de huzur bulunur.
Ve sanki, genişledikçe genişlersin.
Her yeri,
her şeyi kucaklarsın.
Hiçbir şey sana kötü, pis, çirkin, yanlış gelmez.
Her şey, herkes olması gerektiği gibidir.

Sevgi sizinle olsun…:)
Ayşegül Özkonak Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı

MASKESİZ OL

MASKESİZ OL
Hiç kimse için değişme.
Sevilmek için,
beğenilmek için,
takdir görmek için,
kabul görmek için,
başkaları tarafından değerli görünmek için,
sana saygı duyulması için,
yeterli hissetmek için maske takma.
Öyle yaparsan; sen, sen olduğunu şaşırırsın.
Kim olduğunu şaşırırsın .
Tüm maskelerini arkanda bırak.
Sevmediler, takdir etmediler, önemsemediler diye üzülme.
Sana seni sevenler;
sadece, seni sen olduğun için sevenler gelsin.
Sen olduğun için…
Var olduğun için.

Ayşegül Özkonak

SINAV ÖNCESİ YAPACAKLARINIZ

SINAV ÖNCESİ YAPACAKLARINIZ
1.Sınavdan bir gün önce kendinizi yoracak aktiviteler yapmayın.
2.Yürüyüş yapabilirsiniz.
3.Aile ile sohbet yapabilirsiniz. Ama havadan sudan…:)
4.Akşamdan sınavla ilgili gerekli malzemelerinizi hazırlamalısınız.
5.Uykunuzu iyi almalısınız.
6.Farklı bir yemek, aktivite yapmayın.
7.Sabah duş alın.
8.Sıkan kıyafetlerden uzak durun .
9.Sınav salonunda derin diyafram nefesi alın.(3-5 kez)
10.Sınav sırasında sınava odaklanın.( ;Başarabilirim ,yapabilirim” deyin.)

Sınavın sizi hedefinize ulaştıracak bir basamak olduğunu hayal edin.
Hepinize sevgiler, başarılar diliyorum.
Ayşegül Özkonak

SINAV BİTTİ

SINAV BİTTİ.

Haberleri izliyorum.
Bir sene boyunca çalışmış çabalamış; sınava hazırlanmış olan bazı gençler; tam sınav saati, bir ya da birkaç dk. geç kaldığı için sınava katılma hakkını kaybediyorlar.
Kamera aileyi gösteriyor.
Aile yıkılıyor. Çocuğun kendisi harap oluyor ,büyük tepki gösteriyor ama nafile. Bir senelik bir maraton tekrar başlıyor…
Bir diğeri, sınav evraklarını kaybetmiş.
Korku ve panik yaşıyor.
Neden? ..
Nedenlerden bazıları:
Eğer bir çocuğa sorumluluk vermezsek, çocuk her alanda sorumsuz olur. Çocuk zaman yönetimini bilmez .Servise ve dolayısıyla okula geç kalır, her nasılsa babası onu okuluna servis eder.
Okula geç kaldığı için okuldan kaydının silinmesiyle burun buruna kalır. Ama aile yine bir çözümünü bulur.
Çocuk kendisi ne yaparsa yapsın, ailenin her şekilde kendi hatasını telafi edeceği bilincini geliştirir.
Eve ekmek alması için bile çocuktan rica edilmez, babadan rica edilir.
İş yapmasına izin verilmez.
Hatta dersten başka bir şey düşünmesi bile istenmez. Sınav evrakını takip etmek gibi; sabah kendi kendine uyanma gibi tüm (gereksiz! ) işleri anne baba üstlenir. Anne-baba sabah zor uyanan çocuğuna, çalar saat görevi görür.
– Aman bırak çocuk çalışsın. Denir.
Ne yaptığı, kimlerle takıldığı kontrol edilmez. Gözlenmez.
Ya baskı kurulmaya çalışılır ya da
tamamen başıboş bırakılır.
– Sana güveniyorum.
– Sen bu işi başarırsın. Denmez.
Çocuğa güven duyulmaz.
Görev verilmeyen, sorumluluk almayan çocuk, sınav akşamı evraklarını hazır etmez ve o evde sabah bir kargaşa yaşanır.
Sonuç hüsran.
1 dk ile koskoca bir yıl daha; ailece, aynı tempoda, aynı kaygıyı yaşamak zorunda kalır .
Bu , olayın bir boyutu…
Ya da genç düzenlidir ama ebeveynlerden biri sorumsuz, erteleme hastalığı olan bir ebeveyndir. Onun işi ağırdan almasıyla sınava geç kalınır.
Bu da olayın başka boyutu.
Bununla birlikte, diğer bir boyutu da var.
Zaman yönetimini bilmemesinin ,her yere geç kalmasının bilinçaltında mutlaka bir anlamı vardır.
Mükemmeliyetçi mi?
Daha iyisini yapmaya çalıştığı için, işleri yavaşlatıyor, geciktiriyor, erteliyor, daha sonra da “başaramayacağım” hissini yaşıyor olabilir.
Ebeveynlerden biri/ ikisi de mükemmeliyetçi mi? Genç kendini sorumlu ve sırtında büyük bir yük taşıdığını hissediyor olabilir.
Sorumsuz olmasının nedeni ne?
Erteleme hastalığının nedeni ne?
Alt bilinçte anne babaya tepki mi var?
Ebeveynler olarak, şapkamızı çıkarıp bizde de bir hata oldu mu? Hatamızı nasıl telafi edebiliriz? Diye düşünelim.
“Bu sorunla ilgili nasıl bir çözüm bulabilirim?” diye sorgulayalım.
Soruna değil, çözüme odaklanalım.

Sevgiyle kalın.

Ayşegül Özkonak

Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı

İNSANLAR NE İSTER?

İNSANLAR NE İSTER?

Her insan; kabul görmek ister.
Anlaşılmak,
sevilmek,
değer görmek,
takdir görmek,
onaylanmak,
güven duymak ister.
Kendisiyle onur duyulsun ister.

Sevdiklerimize kendilerini iyi hissettirelim.
İyi hissedelim.
Gününüz çok güzel geçsin Sevgiyle kalın.

Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı

Ayşegül Özkonak

OLUMSUZ İNANÇLAR

Size öğretilen, ya da kendi kendinize kabul ettiğiniz olumsuz inançlarınız var mı?
Ya da duyduğunuz inançlar?
Aşağıda bazı inançlar var.
1. Ben asla başaramam.
2. Ben kimim ki?
3. Ekmek aslanın ağzında.
4. Güzel/ yakışıklı değilim.
5. Hep karşıma kötü/ hakkımı yiyen insanlar çıkıyor.
6. Kısayım keşke daha uzun olsaydım. Kiloluyum, keşke daha zayıf olsam.
7. Babaannem beni değil, kardeşimi daha çok sever.
8. Güçsüzüm.
9. İnatçıyım.
10. Bağırırsan güçlü görünürsün.
11. Benim bir siyahım, bir beyazım var. Ben netim.
12. Tüm insanlar yalancı.
13. Tüm insanlar dedikoducu.
14. Erkekler aldatır.
15. Erkekler ağlamaz.
16. Kadınlar sadece hata yapınca zırlamayı bilir .
17. Aşk evlenince biter.
18. Para parayı çeker.
19. Para zenginde bulunur.
20.B u dünyaya çile çekmeye gelmişim.

Sizin duyduğunuz olumsuz inançlar neler?

Sevgiyle kalın. 🙂
Kişisel Gelişim Eğitmeni ve Danışmanı

Ayşegül Özkonak

Page 1 of 2

Ayşegül Özkonak